Kudret Bülbül'e Dünya Ahıska Türkleri Birliği Avrupa Temsilcisi Burhan Özkoşar, Gürcistan Temsilcisi İsmail Molidze, Tiflis Büyükelçilik Müsteşarı Aydın Açıkel, TİKA Gürcistan Koordinatörü Mustafa Korkmaz eşlik etti. Görüşmede Ahıska Türkleri adına DATÜB Ahıska Temsilcisi Vahiddin Makaridze başkan Bülbül'e acil çözüm bekleyen sorunlarını dile getirdi. Toplantıya katılan Ahıskalılar ayrı ayrı söz alarak problemlerinin çözümünde Gürcistan, Azerbaycan ve özellikle de Türkiye’den destek beklediklerini söylediler.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Kudret Bülbül, Gürcistan'ın Ahıska kentinde Ahıska Türklerinin temsilcileriyle görüştü.
Kudret Bülbül, Dünya Ahıska Türkleri Birliği Avrupa Temsilcisi Burhan Özkoşar ve Gürcistan Temsilcisi İsmail Molidze ile görüşmesinde, Ahıskalı Türklerin dertlerini dinlediklerini, bu dertlerin çözümü için Gürcistan, Türkiye ve Ahıska Türklerinin yapması gerekenler olduğunu söyledi.
Ahıska Türklerinin, Gürcistan kanunlarına uygun olarak kendilerini güçlendirmesi, mutlaka Gürcüce öğrenmesi gerektiğini belirten Bülbül, Ahıska Türklerinin bu ülke kanunları içinde kendi haklarını sonuna kadar savunması gerektiğini ifade etti.
Yasa dışı bir duruma düşmemek için Ahıskalılar'a rehberlik edilmesi gerektiğini dile getiren Bülbül, rehberlik için basılması gereken materyal konusunda Türkiye'nin kurumları olarak destek vereceklerini kaydetti. Bülbül, Türkiye'nin iki bölgesi işgal altında olan Gürcistan'ın Toprak bütünlüğünü net bir şekilde savunduğunu ve tek bir Gürcistan politikası izlediğini ifade etti.
Bülbül, dün Yerlerinden Edilmiş Kişiler, İskan ve Mülteciler Bakanı Sozar Subari ile görüşmesinde Ahıska Türklerinin kendilerine aktardıkları bütün meseleleri konuştuklarını vurguladı. Oturum izni ve vatandaşlık verilmesinde Aile birliğinin gözetilmesi, Gürcistan vatandaşlığına geçişte tanınan iki yıllık sürenin beş yıla çıkarılacağını ve diğer teknik ve yasal sorunların çözülmesine dair bakandan söz aldıklarını ifade eden Bülbül, kendilerinin de meselenin takipçisi olacağını söyledi.
YTB Başkanı Bülbül'ün beraberindeki heyette Türkiye'nin Tiflis Büyükelçiliği yetkilileri ile TİKA Tiflis Koordinatörü Mustafa Korkmaz da yer aldı.
Ahıska Türkleri ile görüşmesin ardından Bülbül, Ahıska'daki Rabati Kalesi'ni gezdi.
Dünya Ahıska Türkleri Birliği (DATÜB) Ahıska Temsilcisi Vahiddin Makaridze başkan Bülbül’e acil çözüm bekleyen sorunlarını şu şekilde dile getirdiler.
Gürcistan’da özellikle de Ahıska ve köylerinde yaşayan Ahıskalıların acil çözüm bekleyen sorunları;
Gürcistan’da özellikle de Ahıska ve köylerinde yaşayan Ahıskalıların acil çözüm bekleyen sorunları;
1- 2005 yılından sonra gelip Ahıska ve köylerine yerleşen Ahıska Türklerinin çoğu halen vatandaşlık beklemektedir. Başta Ahıska olmak üzere Gürcistan genelinde vatandaşlık bekleyen Ahıska Türklerinin listesi ilişikte sunulmuştur.
Her aile geldiğinde istenilen evrakları tamamlayarak Ahıska’da ve bulundukları bölgelerde ilgili makamlara iletilmesine rağmen aradan yıllar geçmiştir halen birçoğu maalesef vatandaşlık alamamıştır. Yeni uygulamaya göre oturum almaları ve 5 yıl yaşamaları gibi bir zorunluluk getirilmiştir.
2- Gürcistan’da 1 Eylül 2014 tarihinden itibaren uygulamaya konan yeni kanun gereği bir yabancı 180 gün içinde 90 günden fazla Gürcistan’da kalamıyor. Ahıska’ya yerleşik Türkler 10 yıla yakındır bu ülkede yaşıyor. Bu durumdakilere verilen süre Mart 2015 tarihine kadar evrakları Gürcistan’da içeri verilerek oturum alınması gerekiyordu. (Bu süre 1 Temmuz 2015’e kadar uzatıldı) bunların zaten daha önce vatandaşlık başvuru dosyaları var. Yeni bir dosya yeni bir masraf anlamına gelmektedir. Oturum izni için yıllık 210 Lari talep edilirken şimdi 6 aya düşürdüler yine aynı ücret talep edilmektedir. Sürgünlerde yaşayan bu halkın bu ücretleri ödemesi mümkün değildir. Bu toprakların aslı sahibi olan ve silah zoru ile yurtlarından edilen bir toplumu yabancı statüsünde değerlendirmek ne derece insan hakları ile uyumludur?
Ayrıca verilen evrakların incelemesinden sonra birçoğuna henüz bilgi verilmezken bazılarına ret cevabı gelmektedir. Gerekçe ise 18’inci madde belirtiliyor. 18’inci madde ise Gürcistan’a tehlike arz eden kişi anlamı taşımaktadır. Ahıska’da yaşayan ve bu durumda olan bir kişinin daha önceden dosyası incelemiş, güvenlikten geçirilmiş ve 2007 kanuna göre bu kişiye Yurda Dönüş Statüsü verilmiştir. Bu kişinin ülke güvenliği tehlikesi arz eden kişi olarak belirtilmesi gerçeklerle uyuşmamaktadır. Doğrusu Gürcistan’da Ahıska Türkleri sahipsiz görüldüğünden keyfi uygulamaya tabi tutulmaktadır.
3- Ahıska’da bulunan ve Yurda Dönüş Statüsü almış Yusuf Süleymanov’a Gürcistan pasaport vermiştir. Daha sonra yanlışlıkla verildiği söylenerek pasaportun iadesi istenmiştir. İtiraz edilince de polis tehdidi ile pasaportu geri almıştır. Eşi ve çocukları ile birlikte yıllardır Ahıska’da yaşıyor olmasına rağmen ve oturma talebinde bulunmasına rağmen Gürcistan Süleymanov ailesine yasal oturum izni dahi vermemiştir.
Yusuf Süleymanov’a verilen vatandaşlığın geri alınması ve Pasaportun geri istenmesine gerekçe olarak da Azerbaycan vatandaşlığından çıkmadığı gösterilmiştir.
Gürcistan’da Cumhurbaşkanı istediği takdirde imtiyazlı olarak çifte vatandaşlık kabul edilmektedir. Bunun örneği Cumhurbaşkanı Saakashvili’nin Türkiye’de 10 bin kadar Gürcü’ye çifte vatandaşlık vermesidir.
4- Yurda dönüş statüsü ve ardından şu ana kadar 500 kadar kişiye verilen şartlı vatandaşlıklar da yine aile fertlerinin bazılarına verilmekte bazılarına verilmemektedir. Vatana dönüş aile bütünlüğü ile mümkündür. Buradaki uygulama dönüşe engeldir.
Ayrıca şartlı vatandaşlık verilmektedir. Cumhurbaşkanının imzaladığı mektuplarda Vatandaşlığın geçerliliği ancak geldiği ülkenin vatandaşlığından çıkmasıyla geçerlidir şeklinde bir ibare yer almaktadır.
5- 1 Eylül 2014 tarihinden sonra yürürlüğe giren uygulamaya göre, Gürcistan dışına çıkan Ahıska Türkleri geri ülkeye girememektedirler.
Örneğin; 13 Aralık 2014 tarihinde kız kardeşi ile Ahıska’dan ayrılarak kısa bir süreliğine Azerbaycan’a giden Hüseyin Behsatoğlu 1 Eylül 2014 tarihinden itibaren yürürlüğe giren kanuna takıldı. Bu kanundaki uygulamaya göre 8 yıldır Ahıska’da yaşayan Hüseyin Behsatov’a 90 günü geçirdiği gerekçesi ile ülkeye giriş izni verilmiyor. Hüseyin Behsatoğlu gittiği Azerbaycan’da 90 gün bekledi, 180 Lari ceza ödeyerek ülkeye girebildi. 8 yıldır eşi ve çocukları ile ailece Ahıska’da Abastuban köyünde yaşayan Behsatov ailesinin reisi ve çocukları ise babadan ayrı kaldılar. Yıllardır sürgün hayat yaşayan bu aileye Gürcistan bu uygulaması ile yeni bir dram yaşatmıştır.
Aslında Gürcistan bu uygulaması ile Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesindeki aile birliği ilkesine aykırı davranmaktadır. Yürürlük tarihinden 8 yıl önce bu ülkeye giren ve bu ülkede yaşayan birine böylesine bir uygulamanın altında başka hesaplar yatmaktadır. Çünkü bu aile 8 yıldır vatandaşlık beklemektedir.
6- Azerbaycan’da vatandaşlıktan çıkış oldukça zor ve külfetli olduğundan kimse bu yola giremiyor. Azerbaycan’dan gelip Gürcistan’a yerleşmek isteyen Ahıska Türklerine Azerbaycan vatandaşlıktan çıkış iznini zaman kaybetmeden vermelidir. Bunun için DATÜB Azerbaycan yetkilileri ile görüşmüştür. Bu konuyu gerekçelendirerek en azından halen Gürcistan’da yaşayan ve 2007 kanununa göre vatandaşlıkları verilenlerin listesi yetkililere iletilerek, bu kişiler istedikleri takdirde beklemeden vatandaşlıktan çıkış iznini vermeleri taleplerimiz olmuştur. Aksi halde Azerbaycan’da bürokratik engellerden dolayı vatandaşlıktan çıkış izni alınamadığından Gürcistan bu durumu Ahıska Türklerinin aleyhine kullanmaktadır.
7- Ahıska’da mülk sahibi olmak isteyen Ahıska Türklerine tapu verilmemektedir. Gürcistan’da tapu işlemleri oldukça kolaylaştırıldı. Önceden Noterde yapılması gereken işlemler mevcut uygulamada sadece tapu sicil dairesinde birkaç gün içinde alım satım işlemi tamamlanabilmektedir. Hal böyleyken söz konusu Ahıska Türkleri olunca anlaşılmaz bir şekilde bu süre uzun tutulmaktadır. Oysa ki kanuna göre 8 gün içerisinde bilgi verilmesi gerekiyor.
Abastuman köyünde, Rusya’nın Nalçik şehrinden gelerek ev satın alan Kerim Gafurov normalde 4 günde tamamlanması gereken alım satım işlemi her defasında birer ay olarak uzatılmaktadır. Bu aileyi üç aydır oyalamaktadırlar.
8- Ahıska bölgesinde Ahıska Türkü olduğu anlaşıldığında ev satılmamaktadır. Evi satın almış olsa bile bazı köylerde satıcı baskı altında kalarak evi satmaktan vazgeçmektedir. Bunun en kolay yolu ev almaktan ziyade yerel makamlar ile görüşmeler esasına dayalı olarak bazı köylerden arsa şeklinde alınacak tarlalarda evlerin kendi istekleri doğrultusunda inşa yoluna gidilmesi bu sorunun çözüleceği düşünülmektedir. Bunun için devletin yerel makamlarından destek alması şarttır. İki ülke arasındaki dostane ilişkiler kullanılarak ve Batum örneği verilerek bu tür sorunların çözümü mümkündür.
9- Vatana gelen Ahıskalılar özellikle çocukların eğitimine de önem vermektedirler. Ancak okudukları okullarda vatandaşlıkları olmadığı gerekçesi ile diploma alamamışlardır. Dolayısıyla yüksek öğrenimleri için yolları kapatılmak istenmektedir.
Ahıska’da yaşayan ailelerin çocuklarının eğitimleri için burs imkanının değerlendirilerek öncelik tanınması gerekmektedir.
10- Vatana dönenler işsizlik sorunu ile karşılaşmaktadır. Ahıska ve civarında Türk şirketleri iş yapmaktadır. Geçtiğimiz günlerde Vale’de ENKA adlı firma bir şantiye açmıştır. Firma yetkilileri ile görüşülmüş olup vatandaşlıkları olmadıklarından şimdilik olumsuz yanıt alınmıştır. Bu konu ile ilgilenilmesi her aileden en az bir kişiye iş olanağı sağlanması gerekmektedir.