Dünya Ahıskalı Türkler BirliÄŸi (DATÜB) tarafından 14 Kasım 1944 yılında Sovyetler BirliÄŸi (SSCB) lideri Josef Stalin tarafından vatanlarından sürgün edilen Ahıskalı Türklerin yaÅŸadığı acı günler ve sürgün sırasında hayatını kaybedenler için Ä°stanbul’da anma programı düzenlendi.
Koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle kısıtlı sayıda misafirin katılımı ile gerçekleÅŸen anma programına Ä°stanbul Ä°l Göç Ä°daresi Müdürü Recep Batu, Ä°stanbul’daki Ahıska Dernek BaÅŸkanları, DATÜB Ä°stanbul Temsilcisi Kemal Beridze, DATÜB Türkiye Kadın Kolları BaÅŸkanı Selamet Cevdet, DATÜB Gençlik Kolları Genel Koordinatörü Berk Ülker, Ä°stanbul’da yaÅŸayan Ahıskalı Türkler ve diÄŸer misafirler katıldı.
76 yıl önce yaÅŸanan bu insanlık dramını anmak için bir araya geldiÄŸi anma programında, 14 Kasım 1944 yılında yaÅŸanan bu sürgünün bir soykırım olduÄŸunu belirten Dünya Ahıska Türkleri BirliÄŸi (DATÜB) Genel Sekreteri Fuat Uçar, “Tam 76 yıl önce mazlum bir millet olan Ahıskalı Türkler suçu ve günahı olmadan bir gece ansızın Stalin'in emriyle Orta Asya'ya sürgüne gönderiliyor. Tek suçu Müslüman ve Türk olmaktan baÅŸka hiçbir ÅŸey olmayan asırlardır aynı yerde yaÅŸayan bir toplumu ansızın bir gece sürgüne göndermek insanlığın kabul edeceÄŸi bir olay deÄŸildir. Bu bir soykırımdır çünkü sadece bir aylık sürgün esnasında 17 ile 20 bin arasında insanımızı kaybediyoruz bu soykırım deÄŸil de nedir? Ahıska Türkleri her ne kadar deÄŸiÅŸik coÄŸrafyalarda 9 ülkede yaÅŸasalar da gönülleriyle her türlü baÄŸlarıyla Türkiye'de olmanın ayrı bir gururunu yaşıyorlar. Çünkü Türkiye dendiÄŸi zaman onların arkasının güçlü olduÄŸu bir devlet var demektir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti bakanlıklar ve tüm halkıyla birlikte her zaman Ahıska Türklerine kucak açmış özellikle son dönemler de Sayın CumhurbaÅŸkanımızın talimatlarıyla Ahıska Türklerinin hem Türkiye'ye getirilmesi hem de vatandaÅŸlık verilmesi ve Göç Ä°daresi Genel MüdürlüÄŸünün uzun dönem ikamet izinleriyle Türkiye'de sıkıntısız sorunsuz bir ÅŸekilde yaÅŸaması için ne gerekiyorsa bütün bu çalışmalar yapılmaktadır. Ahıskalı Türklerin bir daha böyle bir acılar yaÅŸamaması için ve gelecek neslin bu yaÅŸananlardan ders çıkararak yetiÅŸmesi için çalışmalar yapıyoruz” dedi.
Sürgün sırasında dört yaşında olan ve yaÅŸananları duygusal anlar yaÅŸayarak anlatan Balabek Merdan, “Ben o zamanlarda 4 yaşındaydım. O zaman da ben hatırlıyorum. Benim annem komÅŸuya götürdü ki onlara engel olmayayım. Çünkü 3 saat vermiÅŸlerdi. Bizleri biriktirdikleri yerlere götürdüler. Kış soÄŸuk kar yağıyor. Ama bizlere sadece evden ayrılmamız için 3 saat vermiÅŸlerdi. Kar içinde çocuklar babalarımız kıyafetlerini üstündeki kıyafetleri örterdi. O soÄŸukta vagon dolana kadar insanları bekletiyorlardı. Hayvan vagonlarıyla taşıdılar bizi vagonların tahtaları yoktu. Aç kaldık, yemek yoktu, bu ÅŸekilde günlerce yol gidip Özbekistan'a varabildik” diye konuÅŸtu.
Düzenlenen programda, 1944 sürgününde hayatını kaybeden Ahıskalı Türkler ve Azerbaycan’ın toprak bütünlüÄŸü uÄŸrunda ÅŸehit olan askerlerimiz için Mevlid-i Åžerif ve dualar okunurken Ahıska sürgününü anlatan resim ve fotoÄŸraf sergisi, sürgün ÅŸahitlerine hediye takdimi ve lokma dağıtımı yapıldı.